GÖNÜLLÜ OLMAK İSTER MİSİNİZ

KIŞIN GELENLER: Babaeski Müftüsü ALİ RIZA EFENDİ

KIŞIN GELENLER: Babaeski Müftüsü ALİ RIZA EFENDİ
1 Ocak 2014
“Biz acele ettik. Kışın Geldik. Siz cennet asa bir baharda geleceksiniz!” (Bediuzzaman) Babaeski Müftüsü ALİ RIZA EFENDİ

KIŞIN GELENLER

   

           Fatih Medresesinde yetişen bir fıkıh, Tefsir ve Hadis âlimidir.  

           O, tarihimizin Cumhuriyete armağan ettiği hür düşünceli bir Osmanlı aydını.

            Milletimiz Onu, sekiz yıl yaptığı Babaeski Müftülüğü sırasında vaaz ve nasihatleriyle halkı aydınlattığı, bir yıllık Yunan işgali döneminde de Müslümanları düşman mezaliminden koruduğu için tanır ve sever.

            Fatih medresesi dersiamı olarak hem İstanbul ilim çevrelerinde hem de memleketi Giresunda hemşerileri tarafından kendisine danışılan, fikri alınan ve sözü dinlenen bir ilim adamıdır.

            Ali Rıza Efendinin asıl Ankara İstiklal Mahkemesinde arkadaşı İskilipli Atıf Efendiyle birlikte adaletin intiharı pahasına, zulmen idam edilişiyle Milletimizin yüreğinde müstesna bir yeri vardır.

            İsabetsiz ve ufuksuz siyasi inisiyatifleriyle Birinci Dünya Savaşına girerek Osmanlı Devletinin yıkılışına sebep olan İttihatçılara ve onun cumhuriyet dönemindeki devamı tek partiye karşıdır. Bu nedenle Ali Rıza Efendi de eski İttihatçıların kara listesindedir.

            Kel Ali’nin riyasetindeki Ankara İstiklal Mahkemesinin salben idamına karar vermesine sebep olan suç aleti İstanbul’dan Giresun’a gönderdiği bir mektuptur. Mektuplaştığı hemşerisi Muharrem, Giresun çarşısında şapka devrimine karşı yürüyüşü ve ilgili kanunu protesto edişi yüzünden tutuklandı. Verdiği ifade üzerine Ali Rıza Efendi de halkı isyana azmettirdiği için, İstanbulda tevkif edilerek Ahıskalı Ali Haydar Efendi ve İskilipli Atıf Hocayla birlikte Eser-i Cedit vapurunun hangarında diğer zanlılarla birlikte seyyar Giresun İstiklal Mahkemesinin huzuruna çıkarıldı.   

            Yargılama iki günde sonuçlandı. Protesto yürüyüşüne katılan Hafız Muharrem ve iki arkadaşı şehir meydanında idam edildiler.

            Muharreme gönderdiği mektupla protesto yürüyüşünün teşvikçisi olarak Giresunluları şapka kanununa karşı isyana azmettirdiği ve yenilik aleyhtarı olduğu hususunda mahkeme heyetinde vicdani kanaat oluştuğundan idamına karar verilmiştir.

            Bu karar bir kere de Kel Ali’nin riyasetinde bir engizisyon kurumu olan Ankara İstiklal Mahkemesi tarafından onaylanınca öğrencilikten arkadaşı, kendisi gibi Fatih dersiamı ve fıkıh alimi İskilipli Atıf hocayla birlikte 4 Şubat 1926 sabahı birinci Meclisin önünde salben idam edildiler. Tam bir gün gelip geçenlere ibret olsun diye sehpada asılı tutuldular. Akşam karanlığında Ulucanlar cezaevine ait bir at arabasıyla taşınan iki şehit cesedi Mamak semt kabristanındaki kimsesizler mezarlığına yıkanmadan ve cenaze namazları kılınmadan defnedildiler.  

 

İSTANBUL MÜFTÜLÜĞÜ ŞER’İYYE SİCİLLER ARŞİVİ ve TERACİM

Talebimize dayanarak verilen izin üzerine Müftülük Şeriyye Siciller Arşivine girdik ve yıllardır tozlu raflarda açılmayı bekleyen Özlük Dosyası yani TERACİM-Hal Tercümesi, bugünkü anlamıyla Özgeçmişine ulaşabildik. Konuyla ilgili bizden önce yola çıkan genç araştırmacı ve akademisyen Murat Kasap ile Ulucanlar Adalet Müzesini dizaynle görevli Deniz Yavuz hanımefendinin arşivleri bize yol gösterdi.

Yıllar önce İskilipli Atıf Efendiyle ilgili araştırmayı tamamlamak üzere TBMM İstiklal Mahkemesi Arşivinde çalışırken, mahkeme safahatı ve maznunların ifadelerini orijinal haliyle Zabıt Katibi Fehmi Efendinin hazırladığı tutanaklarda okumuştuk.

On iki ayrı İstiklal Mahkemesine ait her biri 5200 sayfalık 26 Karar defterinin Osmanlıcadan Latin harflerine çevirisi henüz devam ediyor.

Uzmanlık gerektiren çok dikkat ve zahmet isteyen bir iş. Eski Türkçeyi iyi bilen en az iki kişi belgeleri Çapraz Okuyacak ve kaydedecek. Exel tablosu birkaç kişiyle hazırlanacak. En önemlisi, toplam 910 bin sayfalık arşiv, önce tasnif edilecek sonra Dijitalleşecek. Meclis Başkanı onay verecek. Bunun için de Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü ile TBMM Kütüphane Müdürlüğü bir koordinasyon içinde müşterek çalışma yapacaklar.

1980 öncesi TBMM arşivlerine Osmanlıca bilen her araştırmacı parlamenterin girişi serbest idi. Belgelerin fotokopileri alındı. dışarıda lokal transkrisiyonlar yapıldı ve uzun alıntılarla kitaplar basıldı. Bazı bölümlere ve sayfalara biz ulaşamadık, kaybolmuşlardı. Şimdi Meclis arşivlerine lehülhamd bir disiplinle girebiliyoruz. Arşivler tarihin hafızasıdır, tek satırın ve sayfanın kaybolmasına gönlümüz razı değil.

Şer’iye Sicil Arşivinde bulduğumuz ilk belge, günümüzde mahalle muhtarından veya ilçe Nüfus memurluğundan aldığımız bir İkametgâh belgesidir. 

 

DEVLET-İ ALİ OSMANİYE TEZKERESİDİR

 

İsim ve Şöhreti: Ali Efendi

Peder ismi ve mahal ikameti: Coşkun Efendi

Validesi ismiyle Mahal İkameti: Hamide hanım

Tarih ve Mahal Viladeti: 1290. Batum’un Acara-i Ulya kazası.

Milleti: MUSLİM

Hizmet ve İntihab Salahiyeti: Mucaz Talebe-i Ulumdan

Menahil ve Zevcesi: Mücerret

Derecat ve sınıf-ı askeriyesi:

 

EŞKALİ(Sicil-Nüfus kayıt olunan mahalli)

Boy: Uzun

Göz : Ela

Siması: Buğday

Alamet-i Farika-i Sabite: Namı (adı yeterlidir)

Vilayeti: Dersaadet

Mesken Numarası: 15-48

Nev-i Mesken: Tetimme-i saniyye

 

              Bilade isim ve şöhreti ve hali vaziyeti muharrer olan Ali Efendi bin Coşkun, Devleti Aliyenin Tabiiyeti haiz olup, ol suretiyle Ceride-i nüfus ve mukayyet olduğu meşher, işbu tezkere ita.......

              4 Cemaziyulahir 1326 - 1919

             Kuyudat kalemine verilmiştir:2344

İmza

Muammer Nuri

Nezaret-i Umuru Dahiliye

Aslına Mutabıktır

Pul-İmza-Tarih

 

ÖZGEÇMİŞİ -KENDİ DİLİNDEN

Resmi bir evrak.

Antetli bir form üzerinde Ali Rıza Efendi kendi el yazısıyla ve taklid edilemeyen bir yazı türü olan Divani ile kaleme aldığı Hal Tercümesi.

Me’murin ve ketebe ve müstahdeminin tescil edilecek Tercüme-i Hallerinin tahririne mahsus varakadır.

“İsmim Hafız Ali Rıza, babamın ismi Muhammed Coşkun Efendi. Şöhretim Hafız Ali Rıza Efendi ile yadolunur. Babam vefat etmiştir. Ne babam ne de validem tarafı öyle tanınmış bir aileye mensup değildir.

Mahal ve Tarih-i viladeti: Batum Sancağının Acara-i Ulya kazası, Hulo’ya bağlı Şuahev kasabasında, Şunuha karyesinde 1390 -1872-senesi, Mayıs ayında karye mezkurda tevellüt ettim-doğdum.

Aslen Batum Muhacirlerinden olup1297 tarihinde Trabzon Vilayeti celilesinin Giresun kazasına bağlı Piraziz nahiyesinin Karaağaç karyesine tatavvun ettim-Vatan edindim.

Karye mezkurenin mekteb-i ibtidaiyesinde hocam hafız Emin Efendinin tahsil-i ulum-u ibtidai ve hafız-ı Kuran aderken 1301 senesinde Dersaadete-İstanbula geldik.

Fatih Bahr-i Sefid canibinde Tetimme-i Saniye Medresesine biduhul Fatih Dersiam hocalarından Gürcü Hacı Hafız Abdullatif efendinin halka-i tedrisinde 16 sene devam ederek bilutfihiteala 1322 sene-i hicriyesinde ikmal-i nesh ile icazetname aldım. Ve ba’den-sonradan mevcuttan Türkçe ve Arapça okudum. Konuşurum ve yazarım.

Kütub ve rasailden-kitap ve risaleden- eserim yoktur.

Birgune intihabım yoktur. Hizmet-i devletiyem bu ana kadar yoktur.

İşbu tarih ki: 1329 sene-i hicriye ve 1327 sene-i rumiye kadar bir kusurum olmadığı gibi mahkumiyetim de yoktur. Ve hatta bir muhakemem bile olmadı.

Bundan 20 gün akdem-önce Kırkkilise sancağı naklen tasrifliğine intihab olundum.                                            

Papazatik bölgesi-İşbu Tercüme-i hali varakanıza göre yazdım.

Bu ana kadar bir kusurum yok ki infialim olsun.

 

Mulahazat-Not:

Baba-i atik kazası müftülüğüne intihab edilen mumaileyh Hafız Ali Rıza Efendinin mühr-ü zatıyla olduğu tasdik kılınır.          

                                                                                       23 Teşrinisanı-Kasım 1327-1920

                                  

 İşbu Tercüme-i hal alelusul tasdik kılınmıştır

4 Kanunisani-ocak 1327-1920

 

Pul-Mühür-İmza

25 kasım 1925 tarihine kabul edilen Şapka İktisas kanunundan yirmi gün önce Kırklareli Valiliğinden İstanbul Emniyet Müdürlüğüne çekilen Telgraf Metni.

Aynı gün İskilipli Atıf Efendi de Lalelideki evinden Aksaray karakoluna tevkifen getirilmişti.

Ankara İstiklal Mahkemesinde Reis Ali Çetinkaya’nın duruşma sırasında elinde  “ İşte Vali beyin telgrafı ve mektuplar!” diyerek zanlıları uyardığı belgelerden biri.

Kırklareli mahrecli bu telgraf metni Ali Rıza Efendinin hayatında resmi ideolojinin adalete müdahalesidir, düğmeye basışıdır. Sonun başlangıcıdır   

 

                                          TELGRAFNAME

Devlet-i Aliye-i Osmaniye Telgraf İdaresi (Antetli matbu form üzerinde)

Numune:1-Devlet telgraf Muamelesinden Dolayı Mes’uliyet Kabul Etmez.

Memurun İmzası: Mustafa

Mahreci: Kırk Kilise (Kırklareli)

Sayı: 18146

40 kelimedir. Saat 12.00

 

SURET

Babaeski Müftüsü Ali Rıza Efendi azledilmekle kanuniyyen tevfiken, diğer birinin kabzı için intihabı, Ahmet ve tarafının   ......     ......      .......

Tebaliği üzerine, tebliğ ve tavsiye olunur.

Adet: 289

            Babaeski Kaymakamlığına sureti vilayete menkul 8 Teşrinisani(Kasım) 1332(1925) tarihli ve 1123 Numaralı Telgrafname vilayetine mucibince muamele ifa ve ikazına.

     İmza

Mutasarrıf(Vali)                                                             9 Teşrinisani(Kasım)1332(1925)

      Celal

                                                ANKARA

                    İstiklal Mahkemesine Mahsus Zabıtnamedir.

 

                        HEYETİ HAKİME

Reis                                     Aza                                             Aza

                                        KARAR

Bazı eşhas müracaatla mebus olacağından ve dünya ayaklar altında kaldığından bahsetmek bahanesiyle Karasi ve civarından icraatı ve mukarreratı aleyhinde beyanatta bulunduğu iddiasıyla maznun-u aleyh, Fatihte Malta çarşısında Talat Bey hanında mukim operatör binbaşı Hacı Recep bey mahdumu Yusuf Kemal hakkındaki evrak makam-ı iddianın 166 numaralı iddianamesiyle tevdi edilmekle tetkik ve mutalaa olundu.

Bilmüzakere merkuma isnat olunan cürmün mahiyetine nazaran mevkufen icrayı muhakemesine ve hakkında bidayeti tarihi tevkifinden muteberen olmak üzere gayrı mavakkat tevkif müzekkeresi tastirine karar verildi.

 

                                                                              24 Teşrinievvel-Ekim 1341-1925

 

       Reis                                 Aza                                     Aza

Afyon mebusu            Gaziayıntab mabusu             Rize Mebusu

      İmza                              imza                                         imza

Ali Çetinkaya                  Kılıç Ali                                   Ali Zırh

  

ZEYLİ-ek  KARAR

Reisicumhur hazretleriyle ricali hükümet aleyhinde tefevuhatta bulunmak ve Halifesiz namaz kılınamayacağı vesaireyi beyanatla halkı hükümet aleyhine teşvik ve dini siyasete alet ittihaz etmekle maznun aleyh olup kavle instintak dairesinin 16 eylül 1341, 17 Teşrinievvel-ekim tarihli muvakkat tevkif müzekkereleriyle mevkuf Uşak kasabasının Hacı sefer Mahallesinden saatçi Mustafa efendi.mahdumu Süleyman Sami ve kezalik aynı meseleden maznun aleyhim ve 31 Teşrinievvel 1341 tarihli iddianamesiyle tevdi edilmekle tetkik ve mutalaa olundu.

Bilmüzakere merkumundan saatçi Halit efendinin evrak-ı tahkikiyede ifadesi mazbut Süleymanın ifadeyi mücerredinden başka medarı ittiham olabileceği aleyhinde delaili halen mevcut olmadığından (Kema Kene) gayrımevkuf olarak ve diğerlerinin mabihi zanları olan cürmün mahiyetine nazaran mevkufen icrayı muhakemelerine ve bidayeti tarih tevkiflerinden muteber olmak üzere haklarında gayrı muvakkat tevkif müzekkeresi tatyirine ve muhakemenin tarihine – talikine karar verildi.

                                                                              10 Teşrinisani-Kasım 1342-1925

Reis                                  Aza                                  Aza

Ali                                Kılıç Ali                              Ali

 

ANKARA İSTİKLAL MAHKEMESİNE MAHSUS

                     ZABITNAME

 

Babaeski Müftü-i Sabıkı Ali Rıza Efendinin Muhakemesi

                          ===========================

 

Reis- İsmin?

Maznun- Ali Rıza.

Sin-sual- Pederinizin İsmi?

Cim-cevap- Muhammed Coşkun.

Sin- Tevellüdünüz?

Cim- 1287. (1865)

Sin- Evli misin?

Cim- Bekarım. Şimdiye kadar hiç evlenmedim.

Sin- Mesleğiniz?

Cim- İlmiye.

Sin- Aslen nerelisin?

Cim- Batumluyum. Fakat Giresun’un Karaağaç karyesine hicret etmişiz.

Sin- Kimlerle hicret etmişsiniz?

Cim- Çok kalabalık muhacirler imiş. Ben o zaman 10-12 yaşlarındaydım.

Sin- Karaağaç karyesi hangi nahiyenindir?

Cim- Bu karye muhacirleri sevk için teşkil edilmiştir. Abdal nahiyesinindir.

         30-40 hane hicret etmişiz.

Sin- Batumun neresinden nakletmişsiniz?

Cim- Acara-i Ulya’dan.

Sin- Yani kendinizi Gürcü mü addediyorsunuz?

Cim- Evet aslen Gürcüyüm.

Sin – Kaç lisan bilirsin?

Cim- Lisan-ı Arabi, Gürcü ve Türkçe bilirim.

Sin- Kaç yaşına kadar Abdal nahiyesinde kaldınız?

Cim- Oradan 307 senesinde İstanbula geldim. Tahsil ile meşgul oldum.

         O zaman 15-16  yaşında vardım.

Sin- Nereye?

Cim- Fatihe.

Sin- Hayatınızı hep medresede mi geçirdiniz?

Cim- Evet.

Sin- Hocalarınız kimlerdi?

Cim- Asıl dersine devam ettiğim hocam Batumlu Hoca Abdullatif Efendi idi.

Sin- Berhayat mı?

Cim- Evet. Şimdi İzmirin Ödemiş kazasında oturuyor. Sonrasında ba’del icaze

         tefsir ve hadis- i şerif derslerine devam ettim. Hocamın birader merhum

         Hacı Ahmet Efendi, Tırnovalı Hacı Muhammed ve Tırnovalı hacı Ömer

        Efendilerin derslerine devam ettim.

Sin- Ne vakit icazet aldınız?

Cim- 322 (1900) olacak.

Sin- Taşralarda Cer’e falan gittiniz mi?

Cim- Talebeliğimde Çatalca, Keşan, Kavala ve Drama’ya gittim.

Sin- İcazet aldıktan sonra ne yaptın?

Cim- İcazet aldıktan sonra 5-6 sene İstanbul’da kaldım.

 

=SONRA=

CUMHURİYET

Hicri 20 Recep1344- Miladi 4 Şubat 1926

Başmuharrir: Yunus Nadi

Manşetten siyah-iri punto harflerle:

Kırk Mürteci Hakkındaki Karar verildi

Atıf ve Ali Rıza Hocalar idama Mahkûm Oldular.

                  ===========

Mahkeme kararı neticeye intizar eden yüzlerce halk tarafından alkışlanmıştır.

                  ===========

Haber. Ankara. 3 Şubat. Muhabir-i Mahsusadan.

 

İstiklal Mahkemesi şapka hadiselerine kadar kırk dört şahıs hakkındaki kararını alkışlar arasında bugün verdi. Atıf Hoca ile Babaeski Müftü-i sabıkı Ali Rıza Efendi idama, dört Erzurumlunun İstanbula, birinin İçiline Nefyine, diğer şahısların beşer, onar, onbeşer sene kürek(eşğali sakile,ağır iş) cezasına, Ömer Rıza ile diğerlerinin beratine karar verdi.

Mahkeme salonu, bahçesi ve mahkemenin haricindeki cadde kararı bekleyenlerle dolmuştu.

Hükmü İdam yarın sabah icra edilecektir.

                     ==========

Ankara: 3.(303)

Bugün İstiklal Mahkemesinde şapka hadisesi mevkuflarının tahriri müdafaları-Yazılı savunmaları- dinlendikten sonra hükümler tebliğ olunmuştur.

Babaeski sabık Müftüsü Ali Rıza Efendiyle, İskilipli Atıf Hoca idama, Şeyh Süleyman, Hasankale telgraf müdürü Halit, Uşaklı Köseoğlu Ahmet, Antepli Salih, Yusuf Kenan ve Suudul Mevlevi Efendiler Onar sene Kürek’e, Saatçi Süleyman ve Kamil Paşazade ve Muhlis Efendiler Onbeşer sene Kürek’e, Murakıp Ali, Hoca Osman, Hacı Beğ, Kara Sabri ve Erzurumlu mütekait yüzbaşı İsmail efendilerin beşer sene, Fatih türbedarı Hasan beş sene hükme mahkum edilmişlerdir.

Hoca Mahir ile Hoca Fatih efendilerin üçer sene Adana’ya ve Seydişehirli Hasan Fehmi’nin üç sene Isparta’ya, Erzurumlu Semih Muhsin, sabuncuzade Mustafa ve Zühtü efendilerin üçer sene İstanbula nefyedilmelerine karar verilmiştir.

Tevhid-i Efkar muharrirlerinden Ömer Rıza, Hafız Osman, Yahya, Hızırın mahdumu İhsan, Mecdi, Seyyid Tahir, İstanbul imam-hatip mektebi katibi Aziz Mahmut, Tahirul Mevlevi, Mülazım Halit, Kitapçı Mihran, Yağlıkçızade Mustafa Hüseyin, Ahıskalı şeyh Ali Haydar Efendi, Berber Mustafa ve saatçi Nafiz berat etmişlerdir.       

 

=ÖNCE=

 

SON SÖZ GAZETESİ

            Akşamları Neşrolunur

 

26 Aralık 1925

Manşet Haber

 

Polis Müdüriyetindeki Mevkuflar bu sabah Ankara’ya sevk edildiler.

Muhafazalarına ondört polis memur edilmiş.

Biletleri 3. mevki olarak zabitece alınmıştır. Bir kısmı ücret fazlası vererek 2. mevkiye geçmişlerdir.

Resim altı 1:

Bu sabah Ankaraya sevk edilen mevkuf hocalar vagon penceremizden alış-veriş ederken.

Resi alt  2.

İskilipli

 Atıf Hoca vagon penceresinden bakarken

 

Şehrimizde bulunan Ankara istiklal Mahkemesi hey’eti tarafından haklarındaki evrak ithamıyla tetkik olunan muhtelif mesail .... ve haklarında ihbarat vaki olan mevkuflar-tutuklular, bu sabah saat 7.00 de polis müdüriyetinden köprüye nakil ve oradan vapura irkab edilerek-bindirilerek Haydar Paşaya sevk olunmuştur.

Mevkufların muhafazasına me’mur resmi polislerin miktarı 13 dür. Bunlarla birlikte sivil polis me’murlar da vardır.

Mahkemenin emri mucibince refakat ve muhafazaya me’mur polisler tarafından mevkuflar için 3. mevki biletlerle vagonlarda ehizmevki etmiş-yerlerine oturmuşlar.

Onbir kişi kadar olan sair mevkuflar 2. mevki farkı te’diye etmek-ödemek suretiyle 2. mevki bilet almışlardır.

Mevkuflar (tevkif edilenler-tutuklananlar) Haydarpaşa tren İstasyonunda akrabalarıyla görüşebilmiş ve serbestçe öteberi mubayea edebilmişlerdir.

Hususi fotoğrafçılarımız trende resimlerini almak istedikleri zaman, Hocalar derhal vagonun pencereleri arkasına gizlenerek resimlerinin çıkarılmasını istememişlerdir.

Bittabi bu hal böyle devam edemeyecek, hocalar kendilerine lazım olan eşyayı tedarik edeceklerdi. İstasyon kampanasının çalması artık hocaları her türlü ihtiyatı elden bırakmaya mecbur etmişti. Onlar pencereden simit, peynir, sigara gibi şeyler alırken fotoğrafçılarımız da çıkartmak istemedikleri resimlerini almaya muvaffak olmuştur.

Bu sabah (İstanbuldan Ankara istiklal Mahkemesine) sevk olanların esamesi atidir.-isimleri aşağıdadır.

Sabık Müftü Ali Rıza

İskilipli Atıf Hoca

Kitapçı Aziz

Kitapçı Mihran

Ömer Rıza

Fatih Türbedarı Hoca Hasan Tahsin

Yüzbaşı Hızır

Ahıskalı Şeyh Ali Haydar

Şeyh salman

Hacı Nafiz

Akreboğlu Osman

Abdulgafur

Mesut Mevlevi

Seydişehirli Hasan Fehmi

Tahirul Mevlevi

Yağlıkçı Mustafa ve biraderi Hüseyin

Aziz Mahmut ve Zühtü Efendiler

Berber Mustafa

Ankara Yardımeli Derneği
/AnkaraYardimeli
@AnkaraYardimeli
0312 309 10 06
Yazılım ve Tasarım: Tekin Medya